KAPADOKYA'DA MUHAFAZAKAR OTELLER

Peri bacaları olarak adlandırılan garip kaya oluşumları, binlerce yıllık yoğun volkanik aktivite ve erozyonla oluşmuştur. Yüzyıllar boyunca burada insanlar yumuşak volkanik kayaları evlere, mağara kiliseleri ve manastırlarına ve hatta yüzlerce metre derinliğe inen yeraltı şehirlerine dönüştürmek için kullanmışlardır. Günümüzde hala yerel halk bu mağara evlerde yaşamaya devam etse de çoğu otele dönüştürülerek turizme kazandırılmıştır.
Kapadokya tatilinizde bu mağara otellerden birini tercih ederek eşsiz bir konaklama deneyimi yaşayabilirsiniz. Kapadokya’da alkolsüz otel seçeneklerinin yanı sıra, bayanlara özel havuz, spa merkezi gibi tesisler sunan otelleri de tercih edebilirsiniz.
Mağara otellerin yanı sıra eski taş konaklar restore edilerek yapılan butik otelleri de tercih edebilir ve geleneksel Kapadokya evlerinde konaklarken evinizdeymiş gibi hissedebilirsiniz. Ayrıca, Nevşehir merkezde veya Kapadokya’da bulunan 5 yıldızlı oteller de lüks ve otantik tarzları ile tercih edebileceğiniz tesisler arasında yer alıyor.
Ayrıca, arama bölmesinde seyahat tarihlerinizi, misafir sayısını, misafirler arasında çocuklar varsa yaşlarını girerek, anında Kapadokya’daki İslami otellerin fiyatlarını görebilir ve doğrudan otel tarafından sunulan bu fiyatlarla rezervasyon yapabilirsiniz. Ücretsiz Halalbooking Loyalty Club üyesi olarak, üyelere özel ekstra indirim alabilirsiniz. Bunun için siteye kayıt olmanız yeterlidir.

Geleneksel İç Anadolu mutfağının lezzetli et yemeklerine ek olarak Kapadokya mutfağı birbirinden özel lezzetler sunuyor. Yöresel mutfağın en ünlü yemekleri ise şöyle:

• Közde pişirilen etli kuru fasulye yemeği Çömlek fasulyesi
• bölgenin en meşhur, dillere destan yemeği Testi kebabı
• koyun eti ve dana etinin birlikte kullanıldığı Nohutlu yahni
• kayısı ve etin birlikte kullanıldığı sıra dışı bir yemek olan Kayısı dolması
• Anadolu'da düğü adı verilen ince bulgurdan yapılan Düğü çorbası
• süt ve bulgurdan yapılan Sütlü çorba
• Kapadokya'nın en çok sevilen lezzetlerinden Ayva dolması
• yarma ve kemikle yapılan özel bir tandır yemeği Gendime
• üzerine bal dökülerek servis edilen bir tür un helvası Dolaz
• kızarmış patates köftelerinden yapılan ve Kapadokya'ya özgü yemeklerden Dıvıl
• tandırda pişirilen kuru fasulye yemeği Ağpakla
• bir tür soğanlı menemen olan Soğanlama
• bölgeye özel sebzeli et tava yemeklerinden Nevşehir tavası
• dana eti, koyun eti, kuyruk yağı, ve böbrek yağının kavrulmasıyla hazırlanan Sızgıt

Bölge şarap üretimi konusunda dünyanın en ünlü noktalarından biri olduğu için gittiğiniz restoranların alkolsüz olup olmadığını önceden kontrol etmeniz gerekebilir. Yerel halkın işlettiği ve yöresel yemekler yiyebileceğiniz restoranlar genellikle alkolsüzdür. Yine de emin olmak için konakladığınız otelin resepsiyonundan bölgenin alkolsüz restoranları konusunda bilgi alabilir ve gönül rahatlığı ile Kapadokya lezzetlerinin tadını çıkarabilirsiniz.

1. Göreme
   2000 kişilik nüfusu ile Kapadokya’nın başkenti olarak kabul edilen Göreme kasabasında ilk yerleşimin milattan öncelere dayandığı ve bölgenin 6. yüzyılda ‘korama’ adıyla anıldığı bilinmektedir. Bu sebeple, Göreme’de Hititlerden Osmanlı Dönemi’ne kadar tarihin her noktasından izlere rastlayabileceğiniz çok sayıda yapıya rastlayabilirsiniz. Kapadokya’nın en önemli turist cazibe merkezlerinden Göreme Milli Parkı Unesco’nun Dünya Miras Listesi’nde yer almaktadır.

2. Uçhisar
   Geçmişi Neolitik döneme kadar uzanan ve zirvesinde bulunan kalesi ile ünlü Uçhisar, Kapadokya’nın en yüksek noktalarından biridir. Devasa bir kayaya benzeyen bir dağın üzerinde kurulu kasaba muhteşem panoramik gündoğumu ve gün batımı manzaraları sunan çok sayıda mağara otele ev sahipliği yapmaktadır.

3. Ürgüp
   Üç Güzeller adı verilen Peri Bacaları ile sizi karşılayan Ürgüp, Kapadokya’nın en kalabalık yerleşim noktasıdır. Diğer bölgelerdeki gibi mağara tipi evlerin ve otellerin yanı sıra Ürgüp’te çok sayıda taş konaklar da bulunmaktadır. Bu konaklardan bazıları film ve dizi çekimleri sebebiyle ülke çapında üne sahip olduğu için Ürgüp zamanla Kapadokya’nın en önemli turist cazibe merkezlerinden biri haline gelmiştir. Ayrıca restoran ve kafe açısından da bu bölgede pek çok seçenek bulunmaktadır.

4. Avanos
   Kapadokya’nın kayalık atmosferinden biraz olsun uzaklaşmak için gidebileceğiniz muhteşem bir yerleşim yeri de Kızılırmak kenarında bulunan Avanos’tur. Bölgeye gelen turistler özellikle topraktan çanak ve çömlek yapılan atölyeleri görmek ve kendileri de çömlek yapımını deneyimlemek için Avanos’u kesinlikle ziyaret etmelidirler. Bölgedeki çömlek yapım geleneği Hitit dönemine kadar dayanmaktadır. Taş kaldırımlı sokakları ve nehir manzaraları ile Avanos oldukça popüler bir destinasyondur.

1. Uçhisar Kalesi
   Kapadokya’nın en tepe noktasında bulunan Uçhisar Kalesi, balona binmeden de Kapadokya manzaralarını ayaklarınızın altına seriyor. Dip dibe iki peri bacasından oluşan ve tarih boyunca kullanılan kalede manastır, sarnıç, sığınak gibi yapılar oyularak eklenmiş ve kale Roma döneminde savunma kalesi olarak kullanılmıştır. Uçhisar Kalesi 1398 yılında II. Bayezid’e teslim edilmiştir. Kale, tarihi özelliklerinin yanı sıra muhteşem gün batımı manzaralarını izlemek için de kesinlikle ziyaret edilmesi gereken noktalardan biridir.

2. Sarıhan Kervansarayı
   Avanos’a 5 kilometre ve Ürgüp’e 6 kilometre mesafede bulunan Sarıhan Kervansarayı, Damsa vadisinde bulunmaktadır. 1200’lü yılların ortalarında Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı II. İzzettin Kerkavus tarafından 2000 metrekarelik bir alana yaptırılan kervansaray Selçuklu döneminde yapılan son kervansaray olarak bilinmektedir ve İpek Yolu’nun stratejik olarak önemli bir noktasında yer almaktadır. İsmi ile benzer şekilde sarı tonlarında taşlardan inşa edilen yapı Selçuklu Kervansaraylarına ait tipik mimari özellikleri taşımaktadır.

3. Alaaddin Camii
   Avanos’un merkezinde bulunan Alaaddin Camii, 1202 yılında Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır. Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşıyan camiye tarih boyunca çeşitli restorasyonlar yapılsa da orijinalliği en üst düzeyde korunmuştur. 800 yıldan fazladır ayakta olan bu cami hala ibadete açıktır.

4. Temenni Tepesi
   Temenni Tepesi Ürgüp’ün merkezinde 80 metre yükseklikte muhteşem şehir manzaraları sunmaktadır. İsmini tepeye gelen insanların dilek tutup çaputlar bağlamasından almıştır. Devasa bir kayadan oluşan tepenin seyir terasına çıkmak için yaklaşık 100 metrelik bir tünelden geçilmektedir. Muhteşem fotoğraflar çekebileceğiniz tepeden Erciyes Dağı bile görülebilmektedir. İçerisinde bulunan ‘taka mezarlar’ sebebi ile Temenni Tepesi’nin tarihinin antik çağlara dayandığı düşünülmektedir. Tepede taka mezarların yanı sıra Selçuklu dönemi hükümdarları için yapılan kümbet türbeler ve anıt mezarlar da bulunmaktadır.

Kapadokya binlerce yıllık tarihi ile çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu dönemler boyunca sayısız saldırıya maruz kaldığı için hane sakinleri evlerin altında sığınılabilecek odalar ve gizli geçitler inşa etmişlerdir. Zamanla bu odalar ve geçitler birleşerek büyük yeraltı köylerine ve daha sonra da yeraltı şehirlerine dönüşmüştür. Yeraltı şehirleri bir süre sonra sığınak olmaktan çıkıp günlük yaşamın devam ettiği gerçek şehirlere dönüşmüştür. Kapadokya’nın üstü kadar altı da gizemler ve hikayelerle doludur. Yaklaşık 36 yeraltı şehrinden en popülerleri şöyle:

• Kaymaklı Yeraltı Şehri
  Unesco Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan Kaymaklı Yeraltı Şehri’nin Hititler döneminde oyulduğu düşünülmektedir. Esasen 8 kata kadar derinliği bulunan şehrin şu anda 4 katı ziyarete açıktır. İlk kez 1964 yılında ziyarete açılan şehrin zamanında 5.000 kişilik bir nüfusu barındırabildiğine inanılıyor.

• Derinkuyu Yeraltı Şehri
  Kaymaklı’nın en az iki katı büyüklüğündeki Derinkuyu Yeraltı Şehri, Kapadokya’nın en derin ve en büyük yeraltı şehridir. Yaklaşık 13 kat derinliğe sahip yeraltı şehrinin şu anda yalnızca 8 katı ziyarete açıktır. İçerisinde 52 adet su kuyusu bulunduğu için şehre Derinkuyu ismi verilmiştir. Şehrin Asur Kolonileri tarafından oyulduğu ve yaklaşık 50 bin kişi kapasiteli olduğu düşünülmektedir.

• Özkonak Yeraltı Şehri
  Tarihi milattan önce 400 yılına dayanan Özkonak Yeraltı Şehri, Avanos’a 14 kilometre mesafede bulunmaktadır. Burada diğer şehirlerden farklı olarak saldırı sırasında düşmanın üzerine kızgın yağ dökmek için tünellerin üzerine delikler oyulmuştur. Ayrıca katlar arasında haberleşmeyi sağlayan uzun ve dar delikler de bulunmaktadır.

• Göreme Açık Hava Müzesi
  Göreme’ye yalnızca 2 kilometre mesafede bulunan bu kaya yerleşimi yüzyıllar boyunca manastır olarak kullanılmıştır. Mağaraların içinde kiliseler, yemek alanları, oturma salonları gibi bölümlere rastlanmıştır. Tarihi milattan sonra 4. yüzyıl ila 13. yüzyılı işaret eden mağaraların içindeki boyamalar güvercin gübresi kullanılarak yıllar boyunca korunmuş ve günümüze hassasiyetle taşınmıştır.

• Güvercinlik Vadisi ve Kapadokya’nın Diğer Vadileri
  İsmini kayalara oyulan güvercin yuvalarından alan Güvercinlik Vadisi, Kapadokya’nın en çok ziyaretçi çeken cazibe merkezidir. Bölgede güvercin gübresi pek çok amaç doğrultusunda kullanıldığı için güvercinlerin beslenmesine ve yetiştirilmesine büyük önem verilmiştir. Vadide ayrıca turistlerin büyük rağbet gösterdiği bir nazar ağacı da bulunuyor. Siz de Güvercinlik Vadisi ziyaretinizde nazar ağacının önünde fotoğraf çektirebilir ve ağaca nazar boncukları bağlayabilirsiniz.
  Peri bacaları ile dolu dağlar ve tepelerden oluşan Kapadokya’da çok sayıda vadi bulunuyor. Güllüdere Vadisi, Aşk Vadisi, Zemi Vadisi ve daha pek çok vadide sayısız tarihi eser ve büyüleyici kaya oluşumlarına rastlayabilir ve kendinizi bambaşka bir diyarda hissedebilirsiniz.

• Göreme Panorama
  Kapadokya tatilinin en güzel tarafı günün hangi vakti olursa olsun kafanızı çevirdiğiniz her yerde muhteşem bir manzaraya rastlamanızdır. Göreme Panorama Manzara İzleme noktası Güvercinlik Vadisi’ne çok yakın bir mesafede bulunuyor. Tüm heybetiyle karşınızda duran Erciyes Dağı’nın muhteşem panoramik manzarasını peri bacaları manzarası ile birlikte izleyin veya gün doğumu ile yükselen sıcak hava balonlarının panoramik manzarasına bir de buradan şahit olun. Tepede bulunan çay bahçelerinde mola vererek bu güzel manzaralar karşınızda keyifle çayınızı yudumlayabilirsiniz.

1. Sıcak Hava Balonuna Binmek
Gün ağarmadan sıcak hava balonlarından birine binip güneşin doğuşunu gökyüzünden izlemeden Kapadokya seyahatini bitirmek büyük bir haksızlık olur. Gökyüzü birbirinden güzel renklerle dolarken 100’e yakın balonun birlikte havalanması ve gökyüzünde buluşması ile belki de hayatınızın en unutulmaz anlarından birini yaşayacak ve bu muhteşem anı gökyüzünden çekeceğiniz fotoğraf ve videolarla ölümsüzleştirebileceksiniz. Balon turu için çok sayıda firmayı internetten bulabilirsiniz. Sabah kahvenizi gökyüzünde süzülürken yudumlamaya hazır olun!

2. At Gezisi
Farsça ‘Katpatuka’ olarak bilinen Kapadokya kelimesi aslen Güzel Atlar Ülkesi anlamına geliyor. Kapadokya’nın ismine layık bir şekilde profesyonel eğitmenlerin eşlik ettiği at turlarına katılarak peri bacalarının dar patikalarında gezebilirsiniz. Bölgede at turu hizmeti sunan çok sayıda at çiftliği bulunuyor. Çiftliğe gidip binmek istediğiniz atı kendiniz seçebilir ve 1 ila 4 saatlik turlara ailecek katılabilirsiniz. At turuna katılmak için bir yaş sınırı bulunmuyor, bu yüzden çocuklarınızla birlikte yılın her ayı düzenlenen bu turlara katılabilirsiniz.

3. Avanos Çömlek Atölyelerine Ziyaret
Kapadokya ziyaretinizi en az peri bacalarını görmek ve balona binmek kadar unutulmaz kılacak aktivitelerden biri de kesinlikle Avanos’taki çömlek atölyelerini ziyaret etmek olmalı. Ustasının elinden çamurun muhteşem çömleklere, testilere, vazolara ve dekoratif objelere dönüşmesini izleyebilirsiniz. Çömlek yapımını merak ediyor ve kesinlikle tecrübe etmek istiyorsanız da buradaki atölyelerde çömlek yapabilir ve gerçek zanaatkarlardan işin inceliklerini öğrenebilirsiniz.

4. Erciyes Gezisi
Kapadokya’ya gelmişken kesinlikle yapmanız gereken aktiviteler arasında yalnızca 1 saatlik mesafede bulunan İç Anadolu’nun en yüksek dağı Erciyes’e gitmek de bulunmalı. Eğer Kasım-Nisan ayları arasında Kapadokya’daysanız, Erciyes Dağı’nda hala kayak yapacak kadar kar kalınlığının olduğunu unutmayın. Yalnızca ülkenin değil Avrupa’nın sayılı kayak merkezleri arasında bulunan Erciyes Kayak Merkezi, kayak tecrübesi fark etmeksizin herkese uygun pist seçenekleri bulunduruyor.