İSVİÇRE

Helal Özellikli Tatil

Avrupa'nın dini geçmişindeki ikilik nedeniyle bugün İsviçre'de İslamiyet'in etkisini gözlemlemek zordur. Ancak Profesör Manfred W. Wenner "Orta Çağ Orta Avrupa'sında Arap/Müslüman Varlığı" adlı akademik çalışmasında İsviçre'de 930 yılında Müslümanların varlığına ilişkin dil bağlamında kanıtlar sunmaktadır. Örneğin İtalya ile İsviçre arasında bulunan Monte Moro Dağı (Mağripliler dağı) ve İsviçre ve Fransa sınırındaki Ain bölümünde bulunan, adı Arapça'da kaynak anlamına gelen, "al ain" kelimesinden gelen Ain nehri.
Bugün Müslümanların çoğu İsviçre'nin büyük şehirlerinde yaşamaktadır. İsviçre'nin Birleşik Arap Emirlikleri'nin zenginliği ile ilişkili olduğu bilinmesine rağmen İsviçre'deki Müslümanların çoğu Balkanlardan gelmektedir. İstatistikler Müslümanların %76'sının İsviçre'nin Almanca konuşulan kantonlarında yaşadığını ve bunların Kosova, Türkiye, Arnavutluk ve Kuzey Afrika'dan geldiğini göstermektedir. Tartışmalı İsviçre belgeseli "İslamiyete Dönenler (Les converties d'Allah)" ve Swissinfo bilgi platformundaki "Neden İslam? Üç kadının din değiştirme hikayesi"* başlıklı makale İslamiyete dönen kadın dalgasını vurgulamaktadır ve bir yanlış anlaşılmayı ele almaktadır.

İsviçre'nin tüm başkentlerinde bir cami olmasına rağmen, tüm ülkede yalnızca 260 cami vardır. Her 4000 inanana 1 cami düşen İsviçre Müslüman sayısına göre en az caminin bulunduğu ülkedir.
Bunlardan birkaçı aşağıda sunulmaktadır.
Bashkësia Islame Shqiptare (Arnavut İslam Cemaati Camii), Bern
Güzel bir iç mekanı olan cami Arnavut göçmenler tarafından yaptırılmıştır.
Mahmud Camii, Zürih
İsviçre'de minaresi olan ilk camidir. Günün 24 saati açıktır.
Petit-Saconnex Camii, Cenevre
1.500 kişilik kapasitesiyle İsviçre'nin en büyük camisidir.
Basel Camii
Erkekler ve kadınlar için ayrı ibadet alanlarının yanı sıra küçük bir dükkanı ve hatta kuaförü olan bir Türk camisidir.

İsviçre mutfağı yöresel malzemeleri ve lüks lezzetleriyle ünlüdür. Ne yazık ki Müslümanlar için fondü, raklet ve peynirli kenar gibi ağırlıklı olarak peynirle yapılan tariflerde genellikle beyaz şarap kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra İsviçre mutfağında dana ve domuz eti temel besin öğeleridir. Bununla birlikte, Älplermagronen (makarna), Rösti (patatesli krep), Zibelechueche (soğanlı turta) ve Kolera (sebzeli turta) gibi vejetaryen seçenekler vardır.
İsviçre'de tatlı bakımından oldukça cömerttir. Krema ile yenen Beze, İsviçre böreği Cuchaule AOP ve fındıklı bisküvi Haselnuss Lebkuchen gibi eşsiz tatları mutlaka denemelisiniz.
İsviçre gastronomi alanında da uluslararası çapta bir model olduğu için zengin helal restoran seçenekleri bulmak kolaydır.

İsviçre'nin çeşitlilik içeren görkemli bir doğası vardır. Heybetli dağlar, muhteşem şelaleler ve huzur veren göller tüm doğa severlere macera dolu anlar vaat etmektedir.
Matterhorn Dağı, Küçük Matterhorn
İsviçre Alplerinin en yüksek dağlarından biri olan Matterhorn aynı zamanda dünyanın en çok fotoğraflanan dağlarından biridir. Muhteşem manzaraları ve yürüyüş parkurlarının yanı sıra Stellisee ve Riffelsee gölleri ile popülerdir. Matterhorn Glacier Ride adı verilen teleferik hattı ile dokuz dakikada 3.883 m yüksekliğe çıkabilirsiniz.
Ren Şelalesi, Neuhausen am Rheinfall
Gürül gürül akan Ren Şelaleleri unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Çağlayan suları yakından deneyimlemek, doğanın ve Laufen Kalesi'nin müthiş manzarasının tadını çıkarmak için sizi şelaleye yaklaştıracak bir tekneye binebilirsiniz.
Aare Boğazı, Hasli Vadisi
Hasli Vadisi'ndeki Aare Boğazı 1.400 m uzunluğundadır. Ziyaretçiler kireç taşından yapılmış yaya köprüsüne girerek büyüleyici bir dünyanın kapılarını güvenli bir şekilde arayabilirler.
Jungfrau ve Jungfraujoch istasyonu
İsviçre Alplerinin en etkileyici zirvelerinden biri olan Jungfrau'nun 4.158 m yüksekliğindeki zirvesi Bern Alpleri'nde gizlidir. Deniz seviyesinden 3.463 m yükseklikte bulunan ve Avrupa'nın en yüksek istasyonu olan Jungfraujoch'a giden bir trene binebilirsiniz. Tren biletleri pahalıdır ancak macera dolu bir deneyim için buna değer!
Cenevre Gölü
İsviçre ve Alplerdeki göllerin kralı Cenevre Gölü tüm ülkenin en büyüklerinden biridir. İsviçre-Fransa arasında bulunan göl Lozan'ın ötesine Montrö'ye kadar uzanmaktadır. Gölde muhteşem manzaralara hayran kalabilirsiniz. Örneğin Montrö'den çok uzak olmayan bir kıyıya yukarıdan bakan Chillon Şatosu'nu ve Romalılar tarafından dikilen Lavaux üzüm bağlarını mutlaka görmelisiniz.

İsviçre'nin büyük şehirlerindeki kültürel farklılıklar ülkeyi çekici kılan ilginç özelliklerden biridir. Almanca konuşulan kantonlar Zürih, Bern ve Basel İsviçre'nin gözde şehirleridir. Ülkenin batısına uzandığınızda, Lozan ve Cenevre gibi şehirlerde ağırlıklı olarak Fransızca konuşulmaktadır. Güneyde bulunan Lugano ise hem adı, hem de kendine has atmosferi ile İtalyandır.
Bern
Alman ve Fransız bölgesi arasındaki merkezi konumu ile dikkat çeken Bern ülkenin başkentidir. Yine de daha görkemli olan diğer şehirlerin gölgesinde kalmaktadır. Eşsiz manzaralara ev sahipliği yapan Bern'in Eski Kent bölgesinin birbirinden güzel düzenli sokaklarında dolaşıp şehrin batısındaki Zytglogge saatinin fotoğraflarını çekebilirsiniz. Ardından özellikle yaz aylarında güzel olan gül bahçesini ziyaret edin ve dalga şeklinde inşa edilen Zentrum Paul Klee Müzesi'ni kesinlikle görmelisiniz. Helal restoranların çoğu üniversiteye yakındır.
Zürih
"İsviçre'nin en pahalı şehri" olarak kabul edilen Zürih İsviçre'nin finans ve bankacılık merkezidir. Zürih'in meşhur caddesi Niederdorfstrasse'de lüks alışveriş ve eğlence seçeneklerinin yanı sıra çok sayıda mağaza, kafe ve çikolatacı bulabilirsiniz. Fransız Rönesansını yansıtan tarzı ile öne çıkan bir kalede yer alan Landesmuseum (İsviçre Ulusal Müzesi) ülkenin en çok ziyaret edilen müzelerinden biridir. Müze ziyaretçilerini Orta Çağdan modern zamanlara uzanan dönemdeki İsviçre sanatı ve tarihinde yolculuğa çıkarmaktadır. Şehir merkezinde birçok helal restoran bulabilirsiniz.
Basel
İsviçre'nin kültür başkenti Basel'de neredeyse her kilometrede bir müze bulabilirsiniz. Köprüler, sokaklar ve nehirler yağlı tabloları andırmakta, büyüleyici ve romantik sahneler sunmaktadır. Birbirinden farklı müzeleriyle şehirde eşsiz bir kültürel miras mevcuttur. En popüler olanlar Güzel Sanatlar Müzesi ve Kırtasiye Müzesi'dir. Şehrin kimya ve ilaç endüstrisinin dünyadaki yerini anlamak isterseniz Basel Üniversitesi Eczacılık Tarihi Müzesi'ni mutlaka ziyaret etmelisiniz. Şehrin en yüksek noktasına, eski bir Roma kalesinin bulunduğu, bugün şık bir meydan olan Münsterplatz Meydanı'ndaki Münsterhügel'e tırmanabilirsiniz. Şehir merkezinde az sayıda Türk ve Arnavut restoranı seçeneği vardır.
Cenevre
Cenevre Gölü kıyısında muhteşem bir alp manzarası olan Cenevre Birleşmiş Milletler'in Avrupa genel merkezine ev sahipliği yapan, tarihi ve kozmopolit bir şehirdir. Cenevre'nin 1891'de açılışı yapılan, 10 km mesafeden bile görülebilen Jet d'eau fıskiyesini, dönüştürücü etkinliklere ev sahipliği yapan ünlü Milletler Sarayı'nı ve şehrin kimliğinin önemli bir simgesi olan Place du Bourg-de-four Meydanı gibi turistik adreslerini mutlaka görmelisiniz. Cenevre Gölü kıyıları, yeşillikleri ve Alp dağları ile Cenevre manzaralarına daha da güzellik katmaktadır. Paquis-centre bölgesinde helal restoranlar vardır.
Lugano
Berrak gökyüzüyle büyüleyici bir şehir olan Lugano ülkedeki en güneşli şehirdir. Güneyde yer alan şehirde neredeyse Akdeniz iklimi hakim denebilir. Lugano bazen “İsviçre'nin Monte Carlo'su" olarak anılır. Lugano Gölü güneşli iklimi ile nefesleri kesmektedir ve Parco San Grato Alplerde çiçeklerle dolu bir cennettir. 925 m yüksekliğindeki Monte Bre Dağının zirvesine füniküler ile ya da doğa yürüyüşü yaparak ulaşabilirsiniz. Castelgrande, Montebello ve Sasso Corbaro adındaki, Bellinzona'nın üç kalesi Orta Çağdan kalma surlarıyla Unesco tarafından Dünya Mirası olarak kabul edildiği gibi bölgenin kadim ve çalkantılı tarihini temsil etmektedir.
Lucerne
Lucerne ve çevresi İsviçre deneyimini yaşamak için ideal bir adrestir. Yağlı tabloları hatırlatan şehirde Chapel Köprüsü, Musegg'in Surları ve Aslan Anıtı gibi tarihi ve etkileyici yerler korunmuştur. Lucerne'i özel yapan şey kalemle çizilmiş gibi görünen muhteşem doğası ve modern çizgileridir. Bürgenstock Spa'dan Avrupa'nın en büyük açık hava asansörü olan Hammetschwand asansörüne binerek Hammetschwand gözetleme noktasına ulaşabilirsiniz. Ayrıca geleneksel açık ahşap arabalar ile İsviçre'nin meşhur Pilatus Dağına ulaşabilirsiniz.